Sorunlu
04ofeditoru

[TABLE="class: ncode_imageresizer_warning, width: 700"]
[TR]
[TD="class: td1, width: 20"]

[TD="class: td2"]This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1024x768.[/TD]
[/TR]
[/TABLE]

[TABLE="class: ncode_imageresizer_warning, width: 700"]
[TR]
[TD="class: td1, width: 20"]

[TD="class: td2"]This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1024x768.[/TD]
[/TR]
[/TABLE]

[TABLE="class: ncode_imageresizer_warning, width: 700"]
[TR]
[TD="class: td1, width: 20"]

[TD="class: td2"]This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1024x768.[/TD]
[/TR]
[/TABLE]

[TABLE="class: ncode_imageresizer_warning, width: 700"]
[TR]
[TD="class: td1, width: 20"]

[TD="class: td2"]This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1024x768.[/TD]
[/TR]
[/TABLE]

[TABLE="class: ncode_imageresizer_warning, width: 700"]
[TR]
[TD="class: td1, width: 20"]

[TD="class: td2"]This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1024x768.[/TD]
[/TR]
[/TABLE]


Postal'a nereden girilir, nereden çıkılır? Açıkçası biraz zor olacak çünkü mazisi olan, kült bir yapım Postal. Serinin üçüncü yapımını da uzun süredir bekliyordum ve oldukça sancılı bir çıkışı oldu. Ertelemeler, sorunlar derken üstüne bir de hayal kırıklığı inceleme puanları eklenince Postal 3 beklenen etkiyi yaratamadı. Gerçi hangi Postal oyunu eleştirmenler tarafından beğenildi ki?
Postal'ı bilmeyenler için kısaca tanıtmak gerekirse, iki kelimeyle; vahşi ve kuralsız diyebilirim. İlk oyundan bugüne değişmeyen tek şey buydu. Postal 2 de epey farklıydı, öncelikle oyun FPS bakış açısına geçmişti ve serbest bir oynanışa sahipti. Özgürlük hissini o yıllarda başka hiçbir oyun da bu kadar veremeyince, kült olması kaçınılmazdı. Aradan gerçekten uzun zaman geçti, Running With Scissors da Postal 3'ü geliştire durdu. TPS görünümüne geçen oyun çok eleştirildi, yerden yere vuruldu. Peki işin aslı ne? Postal 3, yıllar sonra çıktığına değecek mi?
Senaryo kısmen paralel ilerliyor önceki oyuna göre; Paradise şehrinde başı beladan kurtulmayan Postal Dude, biraz da zorunlu sebeplerden ötürü Catharsis'e geliyor. Postal Dude'dan bahsediyoruz, Amerikan rüyasını yaşamak isterken kabusun ortasına düşen adamdan. Beladan kaçtıkça, içine giren adamdan. Bir süper kahraman, komando, ninja ya da "space marine" değil o. Postal Dude, pek de sıradan işler yapmayan "sıradan" bir insan...
Yine absürd bir senaryo modu vaad eden oyunumuzda hayali Catharsis şehrindeyiz, psikopat köpeğimiz Champ'le beraber. Başka kimler yok ki? Güvenlik güçleri, eli silahlı fanatik çevreciler, hokey anneleri, gay Segway motorcuları, dengesiz fast-food maskotları, El Kaide ve Venezuela ordusu. Tabii ki bu kadarla sınırlı değil, yakından tanıdığımız ünlüler de var. ***** yıldızı Ron Jeremy, Playboy dergisinden Jennifer Walcott, oyunları sinemaya aktarmasıyla tanınan Uwe Boll ve Randy Jones bunlardan birkaçı. Karakterlerin görevlere de serpiştirildiğini hatırlatalım ayrıca. Postal 3'de senaryo belki çok başarılı, çok akıcı değil ama eğlenceli olduğu kesin. En önemlisi sürekli bir mizah söz konusu. Ünlü filmlerle, oyunlarla, dizilerle kısacası herşeyle dalga geçilmiş. Öyle ki "There is no spoon" yazan loading ekranları bile ayrı espriler içeriyor.
Peki Postal 3 en büyük eksiyi nerede alıyor? Bana kalırsa oynanabilirlikte büyük sıkıntılar var ve bu da bir süre sonra can sıkıcı olmaya başlayabiliyor. En başta bir gün içinde geçen ve tamamen özgür bir oynanış sunan Postal 2, yerini daha kapalı bir oyuna bırakmış. Onda da görevler alıp yapıyorduk fakat aynı zamanda şehirde istediğimiz gibi gezip dolaşabiliyorduk da. Şimdi biraz daha kısıtlı haldeyiz. En önemlisi görevlerinin bir çoğunun fazla çizgisel olması ve devamlı kendini tekrar etmesi. Genelinin mantığı aynı; "Şu kadar adam vur, şu kadar adamı etkisiz hale getir", "Şundan şu kadar topla" veya "Şunu şuraya götür". Hâl böyle olunca, bir saatten sonra oyun da sıkıcılaşmaya başlıyor elbet.