Foruma hoş geldin, Ziyaretçi

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

OynFrm Reklam Alani OynFrm Reklam Alani
OynFrm Reklam Alani OynFrm Reklam Alani

Enemy Front - 2014

Çevrimdışı

REiS

01ofacemisi
Katılım
27 Ağu 2014
Mesajlar
17
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
25
Şube
İstanbul Avrupa
oyungoruntuleri.jpg

wol_error.gif
This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1024x768.
1.jpg

wol_error.gif
This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1024x768.
2.jpg

wol_error.gif
This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1024x768.
3.jpg

wol_error.gif
This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1024x768.
4.jpg

wol_error.gif
This image has been resized. Click this bar to view the full image. The original image is sized 1024x768.
5.jpg




oyunbilgileri.jpg

Yahu bir aralar 2. Dünya Savaşı oyunları vardı, ne oldu onlara?

Ne olacak; insanlık tarihinin en temel iç güdülerinden birine kurban gittiler. Her fırsatta ve her durumda göstermekten kaçınmadığımız sıkılganlığımız, 2. Dünya Savaşı temalı oyunları da esir aldı. Oynadık, oynadık ve oynadık, ta ki sıkılına kadar. En sonunda sıkıldık ve 2. Dünya Savaşı’ndan yavaş yavaş kopmaya başladık. Ama burada kesinlikle oyunculara bir suçlama yapmıyorum. Çünkü bu durumun sorumlusu oyunculardan çok, yapımcılar. Bir konseptin ancak bu kadar suyu çıkarılabilirdi. Bir dönem neredeyse her FPS oyununda Nazi vurur olmuştuk. Sağolsunlar bu oyunları bizlere getiren yapımcılar da, baktı ki artık aynı şeyler yemiyoruz, savaş alanlarını değiştirmeye karar verdiler. Önce modern zamanlar, sonra uzay çağı falan derken, bu işin nereye gideceğini kestirmek bir hayli zorlaştı. Ama bu FPS oyunlarını yapan firmalar arasında biri var ki, inatla bazı şeylerden kopamıyor. Evet, City Interactive’den bahsediyorum. Sniper: Ghost Warrior’ların yapımcısı ve incelemesini okumakta olduğunuz Enemy Front’u geliştiren ekip. Kendileri ya 2. Dünya Savaşı’na tutkuyla bağlılar, ya da hazır piyasada kimse yokken biz bu geleneği sürdürelim moduna girmişler. Biz de onları tebrik ediyor ve aynı “durum”un laciverti olan Enemy Front’a geçiyoruz (aslında başka bir tabir vardı da, neyse onu kullanmayayım, siz anladınız).

“Fotoğraf makinesi kullanmak ile silah kullanmak arasındaki dayanılmaz benzerlik”

İlk olarak şunu söylemek istiyorum ki Enemy Front, mantık aramanız gereken bir oyun değil. Oyunu oynarken aklınıza gelen, “Bu adam gazeteci değil mi? Nasıl eğitim almış askerleri bu kadar kolay öldürüyor?!” sorularını bir kenara bırakın. Yönettiğiniz karakterin İkinci Dünya Savaşı’ndaki direniş grubunu haber yapmak isteyen bir gazeteci olması ve kariyeri uğruna 1500 Nazi’yi öldürebilmesi, üstelik de komando usulü gizli gizli ilerleyerek, çok takılmamamız gereken bir durum. Bizi ilgilendiren kısmın hikaye olmadığını oyun en başından dile getiriyor. Biz de kendisine teşekkürlerimizi iletiyoruz ve oynanışa doğru yelken açıyoruz.

Enemy Front, oyunculara iki farklı alternatif sunuyor. İster çatışmaya girersiniz, isterseniz de gizli gizli ilerleyerek düşmanları alt edersiniz. Diğer FPS oyunlarına nazaran Enemy Front’ta çatışmalar daha zor. Ve genelde tek başınıza yol aldığınız için kalabalık düşman gruplarına karşı tek başınıza savaş vermek zorunda kalıyorsunuz. Ama bu durumu normal karşılamak gerek. Diğer türlü oyun sizi gizliliğe itemezdi.

İşin gizlilik kısımlarıysa çok iç açıcı değil. Düşmanları arkadan gizlice öldürme şansınız var. İsterseniz arkadan gizlice yaklaşarak düşmanları esir de alabilirsiniz. Öldürdüğünüz adamların cesetlerini taşıyarak saklayabilirsiniz, ki ben bu özelliği neredeyse hiç kullanmadım. Ama hepsinden önemlisi oyunumuzda bir de taş var! Evet, taş! Taş atarak düşmanlarınızı dikkatini başka yöne çekebilirsiniz. Ama çok da etkili bir yöntem değil. Genellikle bir yere taş attığınız zaman düşman sesin olduğu yere dönmekten çok, etrafına bakınıyor. Peki bu durumda yapay zeka için başarılı diyebilir miyiz?

Tartışılır.

Eğer her taş veya toprak sesi duyduklarında etrafa bakıyorlarsa gerçekten de çok paranoyak askerlermiş bu Naziler.

Tabii az önce söylediğim “tartışılır” lafı sadece taş atma durumlarında geçerli. Çatışma anlarında veya oyunun geri kalan her alanında yapay zekayı tartışmamıza gerek bile yok. Sizi şarjör değiştirirken görmesine rağmen üzerinize sıkmak yerine bir siperin arkasına saklanmaya çalışan yapay zekayı, bırakın tartışmayalım. Onun yerine, “ne olacak bu Türk futbolunun hali”ni tartışalım, daha verimli bir sonuç elde ederiz. (Sahi ne olacak?)

Dediğim gibi iki farklı oynanış mekaniği sizi karşılıyor Enemy Front’ta. Ama genellikle gizli gitmeyi deneyeceksiniz, en son koz olarak da silahlarınıza başvuracaksınız. Aslında gizli gitmek kimi yerlerde oldukça eğlenceli oluyor. Bazı görev alanlarınız gerçekten çok geniş. Saldırabileceğiniz pek çok farklı nokta bulunuyor. Güzel bir taktik yaparak düşmanlar arasında sıyrılma şansınız olabiliyor. Ama işte o kadar az silah çeşitliliği ve yapılabilecek şeyler var ki, bir noktadan sonra iş düşmanları teker teker alt etmeye geliyor ve taktikselliğin bir önemi kalmıyor. Belki birkaç tane farklı varyasyon, farklı tipte silah çeşitleri olsaydı, bu tarz görev alanları oyuncu için çok daha zevkli bir hale gelebilirdi. Ama şu haliyle açık alanlar, “sadece açık alan” olmaktan öteye gidemiyor.
 

Forumdan daha fazla yararlanmak için giriş yapın yada üye olun!

Forumdan daha fazla yararlanmak için giriş yapın veya kayıt olun!

Kayıt ol

Forumda bir hesap oluşturmak tamamen ücretsizdir.

Şimdi kayıt ol
Giriş yap

Eğer bir hesabınız var ise lütfen giriş yapın

Giriş yap

Tema düzenleyici

Tema özelletirmeleri

Grafik arka planlar

Granit arka planlar