sifreSizElemaN
04ofeditoru
Elma yemeyi sever misiniz? Şöyle kırmızı, sert ve tatlı bir elmaya çoğunuzun hayır diyemeyeceğine eminim. Lakin elmayı sadece bizler değil, küçük kurtçuklar da çok seviyor. Öyle ki bazen bize minik sürprizler hazırlayabiliyor, çok güzel görünümlü bir elmanın içinden bile çıkabiliyorlar. Gelgelelim ki oyunda kontrol ettiğimiz kurtcuk kardeş, bu konuda henüz pek şanslı değil ve dolayısıyla ona yardım etmemiz gerekiyor. Pire ismindeki bu küçük kurtçuk, etrafta gezinirken bir ağacın dalındaki kırmızı elmayı görüyor ve deyim yerindeyse aşık oluyor. Bu elmaya ulaşması ise, biraz zor haliyle. İşte burada devreye giriyoruz.
Elmanın büyüsü
Surwormer, bir platform oyunu. Daha önce oynadığımız Cut the Rope ve Angry Birds gibi oyunlarla aynı temele sahip olduğunu söyleyebiliriz. Küçük kurtçuğu kontrol ederek, bulunduğumuz platformda yer alan deliğe ulaşmalı ve bir sonraki aşamaya geçmeliyiz. Deliğin yeri değiştiği gibi, haliyle her bölümde platformlar da değişiyor. Bununla da yetinilmeyip, yeni engeller çıkıyor karşımıza. Bazen sivri çiviler, bazen bal, bazen örümcek ağı, bazen de su. Bu unsurların hiçbirine mümkün olduğunca bulaşmamamız gerekiyor. Örneğin örümcek ağına yakalanırsak, kenarda aç bekleyen örümceğin de akşam yemeği çıkmış oluyor. Aslında ne garip değil mi; biz yemek için bu yola çıkmışken, farklı bir yaratığın yemeği konumuna geliyoruz. Bölüm geçtikçe işler daha da zorlaşıyor haliyle.
Peki, deliğe ulaşmalıyız dedik de, nasıl? Küçük karakterimizin üzerine basılı tutup germemiz gerekiyor. Gidiş yönünü ve tabii ki hızını da yine bu dokunuşla ayarlayabiliyoruz. Ne kadar iyi sekerek deliğe girersek o kadar iyi. Çünkü her bölümün sonunda puan alıyoruz ve bu puana göre altın, gümüş veya bronz kupayla ödüllendiriliyoruz. Surwormer'da 100'den fazla bölüm bulunuyor.
Türk oyunu
Oyunun şirin görselleri bulunuyor. İşitsel olarak ise geniş bir yelpazeye sahip değil. Kontrol mekanizması da, üstte belirttiğim gibi sadece tek bir dokunuşunuza bakıyor. Gelelim oyunla ilgili önemli bir özelliğe. Evet, Surwormer, bir Türk oyunu. Türk yapımcılar tarafından hayata geçirilmiş bir proje. "Peki Türkçe dil desteği var mı?" diye sorarsanız ise, maalesef yok. Ha oyunumuzda her hangi bir karmaşaya sebebiyet verecek kadar detaylı bir İngilizce gereksinimi bulunmuyor zaten.
Amacımız tüm delikleri geride bırakarak, güzel, tatlı elmaya ulaşmak. Belki de o elmanın da içinde bir kurtçuk vardır, ne dersiniz?
Elmanın büyüsü
Surwormer, bir platform oyunu. Daha önce oynadığımız Cut the Rope ve Angry Birds gibi oyunlarla aynı temele sahip olduğunu söyleyebiliriz. Küçük kurtçuğu kontrol ederek, bulunduğumuz platformda yer alan deliğe ulaşmalı ve bir sonraki aşamaya geçmeliyiz. Deliğin yeri değiştiği gibi, haliyle her bölümde platformlar da değişiyor. Bununla da yetinilmeyip, yeni engeller çıkıyor karşımıza. Bazen sivri çiviler, bazen bal, bazen örümcek ağı, bazen de su. Bu unsurların hiçbirine mümkün olduğunca bulaşmamamız gerekiyor. Örneğin örümcek ağına yakalanırsak, kenarda aç bekleyen örümceğin de akşam yemeği çıkmış oluyor. Aslında ne garip değil mi; biz yemek için bu yola çıkmışken, farklı bir yaratığın yemeği konumuna geliyoruz. Bölüm geçtikçe işler daha da zorlaşıyor haliyle.
Peki, deliğe ulaşmalıyız dedik de, nasıl? Küçük karakterimizin üzerine basılı tutup germemiz gerekiyor. Gidiş yönünü ve tabii ki hızını da yine bu dokunuşla ayarlayabiliyoruz. Ne kadar iyi sekerek deliğe girersek o kadar iyi. Çünkü her bölümün sonunda puan alıyoruz ve bu puana göre altın, gümüş veya bronz kupayla ödüllendiriliyoruz. Surwormer'da 100'den fazla bölüm bulunuyor.
Türk oyunu
Oyunun şirin görselleri bulunuyor. İşitsel olarak ise geniş bir yelpazeye sahip değil. Kontrol mekanizması da, üstte belirttiğim gibi sadece tek bir dokunuşunuza bakıyor. Gelelim oyunla ilgili önemli bir özelliğe. Evet, Surwormer, bir Türk oyunu. Türk yapımcılar tarafından hayata geçirilmiş bir proje. "Peki Türkçe dil desteği var mı?" diye sorarsanız ise, maalesef yok. Ha oyunumuzda her hangi bir karmaşaya sebebiyet verecek kadar detaylı bir İngilizce gereksinimi bulunmuyor zaten.
Amacımız tüm delikleri geride bırakarak, güzel, tatlı elmaya ulaşmak. Belki de o elmanın da içinde bir kurtçuk vardır, ne dersiniz?